kısmetse gidelim...

Bu sene gitmek istediğim oyunları yazdım kısa kısa;   şehir tiyatrosu oyunlarından
devlete henüz bakmadım, ordan da çıkar inşallah
isimleri ve konularını http://www.ibb.gov.tr/sites/sehirtiyatrolari/tr-TR/Sayfalar/Oyun.aspx?oyunid=363
adresinden aldım
oyunlardan fragmanlar koymaları çok iyi olmuş,bazen konusu ilgisi çeken  oyundan görüntüler sizin beklentilerinizin karşılanıp karşılanmayacağı konusunda fikir veriyor..
yeni oyunlarda fragman yok doğal olarak, bu sene iki yeni oyun var
DAR AYAKKABIYLA YAŞAMAK ve VİŞNE BAHÇESİ
Yeni oyunlardan Vişne Bahçesine gitmek istiyorum özellikle konusu klasik olmasına rağmen Çehov olması ve daha önce bildiğim kadarıyla Ferhan Şensoy tiyatrosunda uzun dönem oynandı,çok güzel bir oyun olduğunu duymuştum o dönemde ama kısmet olmamıştı gitmek.
Gerçi ikisini izleyip yorum farkını görebilmek zevkli olabilirdi.



HEDDA GABLER
Burjuva hayatının garantilerine sığınarak yaşayan Hedda Gabler, bu nedenle hayatında çok büyük ödünler vermiş, istikrarı seçmiş, aşkı yaşamayı ve üretkenliği reddetmiştir. Sevgiden değil sıkıntıdan evlenmiştir. Kocası güvenilir bir insandır ama bir bilgin olarak parlak değildir. Bir gün ortaya büyük bir tutku yaşadığı ve risklerle dolu hayatı olduğu için reddettiği eski sevgilisi çıkar. Hem de lisede saçlarını çekip durduğu, basit bulduğu bir kız arkadaşının desteğiyle kocasını yerinden sarsacak müthiş bir kitap yayınlamak üzeredir...

GÖNLÜMDEKİ OSMAN HAMDİ BEY
Gönlümdeki Osman Hamdi Bey adlı oyun, ünlü ressamın hayatından önemli kesitlerin sunarken, onun hiç bilinmeyen yönlerini, sanatçı kişiliğini, aile yaşantısını, arkadaşlık ilişkilerini ve aşklarını anlatıyor

SURNAME 2010
Kocasının ölümünün ardından açtığı sahafında, özel bir nedenle geceyi bekleyen Sühendan Hanım, kocasına ait hiç görmediği notlarla karşılaşır. Bu notlar, kocasının kendisi için düşündüğü "sözde şenliğe" dair fikirleri içermektedir. Yazılanları şaşkınlıkla okumaya başlayan Sühendan Hanım; kendisini bir düşün içinde, geçmiş ile bugünün İstanbul'u arasında gerçekleşen bir şenliğin tam ortasında bulur.

VİŞNE BAHÇESİ
Aristokrat bir ailenin son fertleri tüm servetlerini tüketmişlerdir. Ellerinde kalan son şey olan vişne bahçesiyle çevrili çiftlikleri ise borçlarından ötürü satılmak üzeredir. Üretmeye ve çalışmaya alışık olmayan bu insanlar; kapılarını sıkıca kapadıkları evlerinde, servetlerinin son kırıntılarını tüketirken, dışarıda yaşanan büyük değişim, sadece o ünlü vişne bahçelerini değil, eskiden olduğu gibi sürdürebileceklerini sandıkları yaşamlarını da tehdit etmektedir. Çehov, "değişim" denilen süreci sorgularken, 19. yüzyıl sonu Rus aristokrasisinin çözülüşüne ve çöküşüne tanıklığa çağırıyor.